1980’lı yılların başıydı. Beşiktaş geçirdiği sıkıntılı ve parasız günlerden sonra yeni başkanı Süleyman Seba yönetiminde engin ufuklara yelken açmıştı.
Seba bulunmaz bir başkandı. Son derece vakur, dirayetli, disiplinli ve düşünmeden karar vermeyen bir yapısı vardı.
Kulüp Seba geldiğinde sanki bir enkaz halindeydi.
Süleyman Seba işin içinden genç oyuncularla kalkacaktı.
İşte Metin-Ali-Feyyaz üçlüsü böyle bir 'kafa yapısından' çıktı. Bu futbolculara yenileri eklendi ve Beşiktaş takımın başına koyduğu İngiltere’de kondisyon hocası Gordon Milne ile nice şampiyonluklar yaşadı.
Süleyman Seba - Serpil Hamdi Tüzün ikilisi hiçbir Beşiktaşlının aklından çıkmadı. Serpil Hamdi Tüzün futboldan çok iyi anlar ve gençleri iyi seçerdi. Başta Rıza Çalımbay’lar olmak üzere birçok futbolcuyu Beşiktaş’a hediye etmiştir. Şimdi bir hastalıkla boğuşuyor. Allah yardımcısı olsun diyelim.
Beşiktaş 1990’lı yıllar geldiğinde Sergen gibi bir dünya starı çıkardı. Gerçekten Sergen Yalçın dünya çapında bir futbolcuydu. Almanya’nın dünyanın sayılı takımlarından Bayern Münih Sergen’i izlemek ister. Üç-dört kez maçını izlerler. Yakın takibe alırlar.
Resmen bayılırlar ve peşinden koşarlar. Ancak karakteri konusunda aldıkları bilgi onları biranda transferden vazgeçirir.
Sergen anlatıyor 'Beni çok beğenmişler. Ancak at yarışı düşkünü olduğumu duyunca geri dönmüşler' diyor. Hem de gülerek…
Beşiktaş Sergen gibi yıldızlarla takımı beslemeye devam etti.
2000’lı yıllarda Beşiktaş altyapısını akademiye çevirdi. Bu konuda eski başkan Yıldırım Demirören’in çok payı vardır. Mesela stadın yapılmasında da Fikret Orman’ın büyük payı vardır. Ancak bu başkanlar maalesef gerekli sevgiyi ve desteği görememişlerdir. Bu arada 'efsane' başkan Serdar Bilgili’yi de unutmayalım.
Geçen sezon takıma genç takımdan Semih Kılıçsoy katıldı. Semih o karambolde kaynıyordu ki, Serdar Topraktepe onu o kaoslu ortamın içinden çekip aldı.
Bu sezon takıma alınan Mustafa Hekimoğlu 3 haftada Milli takıma seçildi. Bu sezon A takımda yer alan kaleciler Göktuğ ve Emir. Arda Bek, Fahri Kerem, Yakup Kılıç, Emrecan Terzi ve Mustafa Hekimoğlu hep genç takımın mamulleri
Bilal Buğra’lar, Aziz Mertler, Berhan’lar, Efe Işıklar, Devrim’ler, Yiğitler, Doruk’lar ve daha sayamadığımız (kusura bakmasınlar) daha niceleri.
Yazımın başlığını Beşiktaş kimin peşinde diye dile getirmiştim. Bu isimlere bakınca Beşiktaş’ın bugününde geleceğinin de belli olduğu ve kimsenin peşinde olmadığı açık olarak anlaşılıyor.
Tebrikler Beşiktaş
Hoşça kalın…
